Ne harika yer burası! Nereden buldun bu Datça'yı? 'Elimle koymuş gibi buldum'...
Can Yücel...
Rahmetli Can Yücel'in dediği gibi ne harika bir yermiş bu Datça...
Biz 2014 Haziran Ayı içinde bir haftalığına keşfe çıktığımız Datça Yarımadası'nı çok beğendik.
Tatil sırasında Facebook sayfamızdan yüklediğim fotoğraflara gelen tepkiler o kadar güzeldi ki tatil dönüşünde sıcağı sıcağına sizler için güzel bir Datça rehberi hazırlamak için kolları sıvadım. (https://www.facebook.com/Offtheroadonthetrack).
Böylece bu yazı kaçırmadan siz de Datça'yı en güzel şekilde keşfedebilirsiniz...
Palamutbükü |
Neden Datça?
Yıl boyu yeni yerleri keşfetme isteğiyle yanıp tutuştuğumuz için hep yollarda olduğumuzu tahmin ediyorsunuzdur eminim. En kısa tatillerde bile bir yerlere kaçıp gidiyoruz. Evde olduğumuz vakitlerde ise bir sonraki sefer nereyi keşfetsek acaba diye araştırma yapıyoruz. Evimiz gezi kitaplarıyla, haritalarla dolup taştı. Hal böyle olunca yılda bir seferliğine 3-4 gün hiçbirşey yapmadan denizin ve güneşin tadını çıkartmak bizim için bir farz. Bu nedenle Datça, dinlenme niyetiyle tatile çıkan bizler için çok doğru bir adresti.
Datça, henüz yakınındaki Marmaris ve Bodrum kadar popüler değil. Sanırım benim en çok da bu hoşuma gitti. Sakin koyları, masmavi, tertemiz denizi, keşfedilmeyi bekleyen bükleri, iyi niyetli misafirperver halkıyla, bademi ve zeytiniyle beni benden aldı... Eğer siz de daha sakin bir tatil geçirmek istiyorsanız, herşey dahil oteller size göre değilse, tertemiz denizin tadını çıkartayım, akşam deniz kıyısında bir lokantada balığımı yesem rakımı, çayımı yudumlayıp dalgaların sesiyle huzur bulsam bana yeter diyorsanız Datça sizin için de doğru adres.
Palamutbükü |
Datça hedef olarak seçilmişti seçilmesine de hangi koy, hangi bük daha güzeldi ve biz nerede kalmalıydık bu soruların cevaplarını bulmak o kadar da kolay olmadı. Datça'da konaklayabileceğiniz çok fazla pansiyon (oda + kahvaltı) var ve Datça Hayıtbükü, Palamutbükü, Ovabükü, Gabaklar gibi adını duyurmuş birçok koy seçeneği sunuyor. Hal böyle olunca tatil öncesi iyi araştırma yapmak gerek. Ancak ben tatilimiz öncesinde Datça hakkında bilgi bulmakta çok zorlandığımı burada belirtmeliyim. Bu nedenle bu yazımla sizlere güzel Datça'yı tanıtmak ve yararlı olacağını düşündüğüm bilgileri bir yazı içinde vermek istiyorum. Siz bu rehber eşliğinde güzel Datça'yı keşfederken çorbada benim de bir tuzum olmuş olur böylece...
Palamutbükü |
Datça'da nerede kalabilirsiniz?
Bu tatilde biz küçük, şirin bir pansiyonda kalmak istedik ve başladık araştırma yapmaya. Bir yandan da hangi koy, bük daha güzel onu araştırdık. Araştırmalarımız sonucunda Datça taraflarında güzel butik oteller olduğunu fark ettik ve iki tane Butik Otel seçtik kendimiz için.
Bu tatilde biz küçük, şirin bir pansiyonda kalmak istedik ve başladık araştırma yapmaya. Bir yandan da hangi koy, bük daha güzel onu araştırdık. Araştırmalarımız sonucunda Datça taraflarında güzel butik oteller olduğunu fark ettik ve iki tane Butik Otel seçtik kendimiz için.
Palamutbükü Otel Mavi Beyaz |
Otel Mavi Beyaz Palamutbükü kıyısı boyunca dizili pansiyonlardan biraz uzakta olduğu için oldukça sakin bir konuma sahip. Otel ile sahil arasından dar bir yol geçiyor. Bu yol arabaların kullanımına açık olsa da çok fazla araba geçtiğini söyleyemem. Bu nedenle burada denizle başbaşasınız.
Palamutbükü Otel Mavi Beyaz'dan manzara |
Bira 10 tl
Akdeniz salatası 12 tl
Köfte porsiyon 16 tl
Otelin menüsünde sürekli taze balık bulunduğunu da burada belirtmeliyim. Biz 5 gün boyunca balığa doyduk. Aşağıdaki fotoğraf o gün tutulan orfoza ait. Sonradan öğrendim ki orfoz nesli tehlike altında olan bir balıkmış. En azından yenmesine ortak olmadık.
Otelden birkaç fotoğraf paylaşmak istiyorum sizlerle:
Palamutbükü Otel Mavi Beyaz'dan bir manzara |
Palamutbükü Otel Mavi Beyaz |
Palamutbükü Otel Mavi Beyaz |
Ada Evleri’nin odalarını gezmedik ancak gördüğümüz kadarıyla oldukça şirin, güzel bir pansiyon. Palamutbükü manzaralı, balkonlu odaları var. Ayrıca bahçe içinde denize biraz daha uzaktan bakan odaları var. Odalarında 4-5 kişi kalınabilir. Oda fiyatları 200 TL civarında.
www.adaevleri.com
0252 725 5254 / 0505 266 0342
Biz burada iki kişilik bir Bungalow gezdik. Deniz manzarası olmasa da olur diyenler bahçe içindeki bu bungalowlara bakabilirler.
Olgun Kıyı Apart:Karşıyakalı Gülsefe Hanım’ın işlettiği bu pansiyonu biz çok beğendik. 1+1 olan odalarda 5 kişi birlikte kalınabilir. 2+1 olan odalar ise daha kalabalık aileler için uygun. İçinde mutfağı da var. Odaların deniz manzarası yok. 1+1 oda fiyatları 180-200 TL civarında.
Bu apart-pansiyon henüz yeni açılmış. Odaları deniz manzaralı. Ancak balkonları yok. 1+1 odalarda 4 kişi kalınabilir. Üst kattaki deniz manzaralı odaları 170-180 TL civarında, alt kattaki odaları 20-30 TL daha uygun.
Palamutbükü Yalı Apart |
Genel olarak Datça’da yüksek sezon Temmuz gibi başlıyor. Temmuz-Ağustos en yoğun olduğu dönem. Eylül ile birlikte odaların doluluk oranı düşmeye başlıyor. Yerli halkla konuşunca Eylül sonu Ekim başının burası için en uygun aylar olduğunu anlıyoruz. Sonbaharda denize girebilir hem de Datça’nın sakinliğinin tadını çıkartabilirsiniz. Biz Haziran’ın 3. haftasında ordaydık. Hemen hemen her pansiyonda boş oda vardı. Arabanıza atlayıp Datça’ya gelebilir burada gözünüze güzel gelen bir pansiyonla anlaşabilirsiniz. O zaman inanın daha iyi fiyatlara oda bulacaksınız. Temmuz-Ağustos aylarında sahil şeridindeki pansiyonlarda oda bulmak belki zor olsa da köyün içine doğru kesin boş oda bulursunuz.
Palamutbükü nasıldı derseniz cevabım MUHTEŞEMDİ olacak. Deniz tertemiz, sakin ama biraz soğuktu. Dibi kumlu değil, taşlı. Ancak taşlar insanı çok da rahatsız etmiyor. Beraber tatil yaptığımız arkadaşlarımızın 2 yaşındaki minik Eren'i ilk günlerde taşlara çok basmak istemese de birkaç gün geçince o da alıştı ve çok keyif aldı.
Palamutbükü |
Palamutbükü |
Öğlen sıcağında Palamutbükü sahili boyunca sıralı ağaçların altında serinleyebilirsiniz.
Palamutbükü |
Palamutbükü |
Ya da akşam denize karşı şöyle güzel bir balık keyfi yapabilirsiniz...
Palamutbükü |
Pazar günlerinde ise kıyı boyunca köy pazarının kurulduğunu unutmayın. Datça'yla bütünleşmiş taze bademleri biz o pazardan alıp yedik...
Palamutbükü |
Palamutbükü’ndeki 5 günlük güzel tatil sonrası ise arabayla kıyı şeridini takip edip sırasıyla Akvaryum Koyu, Ovabükü, Hayıtbükü, Gabaklar Koyu’nu gezdik. Akvaryum Koyu tek kelimeyle muhteşemdi. İnsan akvaryumda denize girmiş gibi hissediyor gerçekten. Burada hiçbir tesis yok. Arabayla sahile kadar ulaşılabiliyor. Burada 1-2 saat mola verip denize girin muhakkak.
Ovabükü’nü ise pek beğenmedik. Denize girmek için bile durmadık o yüzden.
Hayıtbükü |
Gabaklar Koyu |
Villa Aşina Hatırası |
Burada kaldığımız süre boyunca bizim ekip merdivenlerden inip oradaki koyda denize girdi. Bense otelin tadını çıkartmayı, sakinliğinde dinlenmeyi tercih ettim. Diğer bir seçenek ise Kargı Koyu. Duyduğumuza göre gayet güzel bir koymuş.
Orada kaldığımız süre zarfında ise eski Datça’yı gezdik. Küçücük çok güzel bir yermiş burası. Meydandaki kahvesinde birer ayran içip Datça günlerimizi tamamladık. Sevgili Can Yücel’in evi ne yazık ki kapalıydı. Bize görmek nasip olmadı.
Güzel Datça günlerinden sonra şimdi Can Yücel'in neden bu kadar çok Datça’yı sevdiğini anlıyorum…
Off The Road on The Track Datça'daydı...
Haziran 2014
Gökçe'cim Selam,
YanıtlaSilYazılarını haftaiçi öğle arasında okumamak gerektiğini bir kez daha anladım!
İnsanda çalışma isteği bırakmıyor, tatlı tatlı tatil hayallerine daldırıyor :)
Sevgiler.
Merhaba Edacım,
Sil:)) ama insanın canı sıkıldığında şöyle açıp fotoğraflara bakması kötü mü olur? Sevgiler Gökçe
yazınıza ve fotograflara bayıldım... Datça özenle saklanması ve korunması gereken bir yer ve malesef orası da birkaç yıl içinde aramızdan ayrılacak... son degisikliklere kurban gidecek gibi gorunuyor... o nedenle bu yıla kadar gördüklerimiz ve paylaşımlar önemli bir belge, elinize, gözünüze sağlık
YanıtlaSilMerhaba Zeynep Hanım, yorumunuz için çok teşekkür ederim. Datça'ya gitmek biraz meşakatli olduğu için bozulması, doğallığını yitirmesi daha uzun sürecektir diye düşünüyorum. Ya da umut ediyorum diyeyim. Umarım Datça bir Alaçatı, Bodrum olmaz. Çok özel, çok güzel bir yer. İş hayatından nefret eden biri olarak bloğunuzda gördüğüm kitabınız ilgimi çekti. İlk Türkiye ziyaretimde alıp okuyacağım. Bu blog da aslında iş hayatından kaçışın bir ürünüdür. İş çıkışında yazılarıma, fotoğraflarıma sığnmak çok iyi geliyor. Münih'ten sevgiler...
Sil